Çoğunlukla regl ya da menstruasyon kelimelerini kullanmakan çekiniyoruz ve muayyen gün, hastalanma, misafir gelmesi gibi çeşitli anlatımlara başvuruyoruz. Acaba bunu yaparken regl dönemini tabulaştırmaya destek mi oluyoruz?
İlk Regl Ürkütücü Olabilir!
Hangi kadına sorsanız, ilk reglinde korku ya da en azından endişe yaşamıştır. Benim deneyimimde, yaşımız yaklaşırken okuldaki tüm kızları kütüphaneye toplayıp “özel” bir ders vermişlerdi, burada anlatılanlar kesinlikle beni ilk regl olduğum o güne hazırlamak için yeterli değildi.
İlk kan damlasıyla akıllarımıza dolan sorular “Bir sorun mu var?”, “Yanımda temiz çamaşır var mıydı?” “Sonunda kadınlığın ilk adımını mı attım?” gibi çeşitlenebilir. Kan genelde bedenimizde bir soruna işaret eder, üzerine bir de menstrual dönemin konuşmaktan çekindiğimiz bir konu olması, o ilk kan akıntısıyla karşılaştığımızda yaşadığımız endişeyi iyice arttırıyor.
Hele bir de arkadaşlarınız yavaş yavaş “olmaya” başladığında siz hala o günü bekliyorsanız, bu durumun beklenmedik bir anda “başınıza geleceği” fikri iyice rahatsız edici oluyor; her yerde olabilir, okulda, arkadaşlarla otururken veya en kötüsü beyaz pantolon giydiğim bir günde!
Belki de tüm bunlar ergenliğe adım atmanın parçası. Bedenimizi ve reglimizi zamanla daha iyi anlamaya başlıyoruz, hatta durumu kontrol altına almaya başladığımızda kendimizi güçlü, becerikli hissediyoruz.
Sessizliği Bozalım.
Peki ya sınıfta ilk regl olan kızı hatırlıyor musunuz? Benden önce regl olan birkaç kız olduğu için ne kadar şanslı hissettiğimi hatırlıyorum. En çok da o sınıfında ilk regl olan kızı düşünerek bu konuyu tabu olmaktan kurtarmalıyız!
Regl olduğumuzu söylemektense misafir geldi gibi kod adları kullanmaya devam ettikçe bu tabuyu besliyoruz. Halbuki bu konuyu konuşulabilir kılmak pek çok kadını ve en çok da ergenliğe yeni adım atan kızları ne kadar çok rahatlatırdı!
Regl olmak bedenimizin doğru işlediğini bize hatırlatıp, bize kendimizi güçlü hissettirebilir.
Regl Dönemi Hayatın (Büyük) Bir Parçası!
Dünya üzerindeki 7.53 milyar insanın yaklaşık %26’sı regl oluyor, yani bu deneyimi 2 MİLYON kadınla paylaşıyoruz… sessizce. Halbuki çeşitli deneyimlerimizi paylaşmaya daha açık olsak bize stres yaratan durumların normal ya da olağan olduğunu, bize özel olmadığını fark etme ihtimalimiz çok yüksek.
Şimdilerde en azından medya dünyası bu konuda biraz daha gerçekçi, bundan yaklaşık 15 sene önce bir erkek arkadaşım ped reklamlarındaki o mavi sıvının neremizden geldiğini sorduğunda şok olduğumu hatırlıyorum!
Siz de reglinizle ilgili daha çok konuşmaya, paylaşmaya ne dersiniz? Arkadaşlarınızla, ailenizle, çocuklarla bu konuyu utanmadan konuşma vakti geldi.